Askeri sağlık sisteminin sorunlu olduğunu dile getiren eski GATA Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tümgeneral Zeki Bayraktar, “Eski başarılı sistem olsaydı, bu kadar şehit vermezdik” dedi.
Artan şehit haberlerinde askerlerimizin yaralı olarak getirildiği sivil hastanelerde yaşamını yitirmesi dikkat çekiyor. 17 Nisan 2022’de başlayan Pençe Kilit operasyonunda şehit olan 96 askerin 58’inin yaralı olarak getirildiği sivil hastanelerde şehit olması asker hastanelerini yeniden gündeme getirildi. Askeri sağlık sistemi 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Sağlık Bakanlığı’na devredilerek sivil savunma sistemi içerisinde lağvedilmişti. Gelinen noktayı Cumhuriyet’e değerlendiren eski GATA Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tümgeneral Zeki Bayraktar, “Güçlü ülke güçlü ordu ile, güçlü ordu da askeri sağlık sistemi ile olur” dedi.
Askeri sağlık sisteminde tedavi kadar yaralının tedavi sürecinin planlanmasını kapsayan askeri sağlık hizmetleri eğitiminin önemine dikkat çeken Bayraktar, “Askeri sağlık sisteminde tedavi cepheden başlar. Önce yaralı askeri yaralı yuvası dediğimiz yere götürülür, ilk tedavi orada yapılır, sonrasında götürüleceği tabur ya da alayda yapılacak tedavi planlanır, duruma göre ayırma istasyonu dediğimiz yaralının nereye nasıl sevk edileceğinin planı yapılır” ifadelerini kullandı. Ağır yaralı olan kişi için hayati ön müdahale de hafif yaralının cepheye geri dönmesi için yapılması gereken tedavi de askeri birliklerdeki ameliyathanelerde yapılır” diye konuştu.
‘Dört üst düzey hastane vardı’
Bu kapsamda Şırnak, Diyarbakır ve Hakkâri’de bulunan dört özel asker hastanesi olduğuna değinen Bayraktar, “Bu hastanelerde üst düzey uzmanlar vardı. 2010’lu yıllarda tüm dünya tarafından en iyi olarak kabul edilen askeri sağlık sistemini ortadan kaldırdık” derken o dönemin ortopedi, genel cerrahi, plastik cerrahi ve göz cerrahisinde yapılan tedaviyi yapacak bir yerin şu an Türkiye’de olmadığını iddia etti. Sistemle beraber bir hafızanın ortadan kaldırıldığına dikkat çeken Bayraktar, şunları söyledi:
“Şu an öyle bir sistem kalmadı. Cephede yaralıların hastaneye ulaşana kadar ki sürecine ilişkin doğru dürüst bir sistem de yok. Bu konuda hafıza görevindeki personel de artık yok. Eğer o sistem aynı biçimde kalsaydı, yaralı olarak getirilen askerlerimizden bu kadar şehit vermezdik diye düşünüyorum. Askeri sağlık sistemi olmayan büyük devlet olmaz. Bu hayati yanlıştan bir an önce dönülmesi gerekiyor.”
