Ayçiçeğinin ambarı Trakya’da son yılların en büyük kuraklığı yaşanıyor. Yağışların az olması ve yaz aylarında yaşanan aşırı sıcaklıklar sonucu ayçiçeğinin boyu kısa kaldı. Çiftçi bu sezon biçerdöverlerin giremeyeceği tarlaların olacağını söyledi.
Trakya’da yağışların yetersiz olması ve yaz aylarında artan sıcaklıklar sonucu ayçiçeğinin ambarı Trakya’da büyük sıkıntılar yaşanıyor. Tekirdağ’da yaşanan kuraklık sonucu yüzlerce dönüm ayçiçeği ekili alandaki bitkilerin boyu beklenen seviyenin altında kalırken, ayçiçeği taneleri de istenen olgunluğa erişmedi.
Tarlada konuyla ilgili açıklamada bulunan Trakya Tohumcular Derneği Başkanı İbrahim Toruk, ayçiçeğinin ambarı Trakya’da bu yıl büyük sıkıntıların yaşanabileceği konusunda yetkilileri önlem almaya davet etti.
“SON 40 YILIN KIŞ KURAĞINI YAŞADIK”
İbrahim Toruk, “Yaklaşık son 40 yılın kış kurağını yaşadık. Neredeyse Şubat ayının sonuna kadar hiç yağış yağmadı, yağmadığından dolayı beklenmedik şeyler yaşıyoruz. Buğdayda özellikle verim düşüklüğü oldu, ancak Mart-Nisan ayının yağışlı geçmesinden dolayı tarla hazırlığımızın biraz geç olması, ayçiçeğinin biraz geç ekilmesi yağış olduktan sonra bizim ayçiçeğindeki beklentimiz artmıştı. Ancak görüyoruz ki havaların çok sıcak gitmesi ile Trakya’da çok büyük sorunumuz var. Ayçiçeği ile ilgili Trakya’nın her iline gittiğimizde ayçiçekleri, tarlada da gördüğünüz gibi çok kısa kaldı. Bazı yerlerde neredeyse biçim yapılmayacak şekilde kuraklığın belirtileri gözüküyor. Tabii buna önlem almak gerekiyor, bu önlemlerden bir tanesi artık biliyorsunuz dünyada iklim döngüleri var, El Nino’ya giriyoruz, bu da kuraklığın daha da devam edeceği demek” dedi.
“BİLİMSEL ÇALIŞMALAR YAPILMALI”
Toruk, bilimsel çalışmaların artırılması gerektiğini söyleyerek “Bunu göz önüne alarak ekim zamanının ona göre ayarlanması, biz tohumcular olarak Trakya Tarımsal Araştırma Enstitümüz ile ortak çalışmalarda kuraklığa daha dayanıklı çeşitler elde etmeye çalışıyoruz. Firmaların çalışmaları tamamen kuraklıkla ilgili ancak sene seneye uymuyor. Bir bakıyorsunuz zamansız yağışlar, zamansız ısı değişiklikleri oluyor. Aslında bizim bölgemiz hem ayçiçeğinde hem diğer ürünlerde gece gündüz ısı farkının da çok zarar yaptığını düşünüyoruz; o nedenle tamamen bilimsel olarak çalışmaların yaygınlaştırılması, bu konuda çeşitlerin geliştirilmesi ve ekim deseninin ona göre ayarlanması gerekiyor. Tabii uzun çalışmalar gerektiriyor, firmaların özel sektörün ve kamunun yatırım yapması gerekiyor ancak, biz bu tip tavsiyeleri orta vadede söyleyebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
“VERİMİN YÜZDE 70 DÜŞMESİNİ BEKLİYORUZ”
Toruk, Türkiye’de üretilen ayçiçeğinin yüzde 23’nün Trakya’dan karşılandığını vurgulayarak, “Ancak bu sene kaybımız çok büyük, bu sene yetkililerin hemen bu işe dahil olması, çiftçiyi mağdur etmeyecek önlemler alınması gerekiyor. Duyuyoruz takipte ediyoruz, bölgede ki siyasetçilerimiz parti gözetmeden STK’larımız buna bir çözüm bulmaya çalışıyorlar. Ayçiçeğinde bir afet bölgesi talebi var, biz de katılıyoruz dernek ve tohum firmaları olarak. Bu kısa vadede çözüm olacak uzun vadede de bunun çalışması yapılması gerekiyor. Bunun çalışmasını tohumcular olarak biz yapıyoruz. Türkiye genelinde ayçiçeği verimi ortalamamız 270 kilogram civarında, bölgemizde de 220 kilogramlardadır. 270 kilo olmasının nedeni de Anadolu’da yapılan üretimlerde sulu yapılması. Biz tamamen kuru şartlarda üretim yaparız. 214 kilo verim ortalamamız bu sene bence neredeyse yüzde 70 gibi bir düşüş yaşayacağız. Bu da hem ülkemizin petrolden sonra en çok para harcadığı yağ bitkileri ile ilgili ithalatımızı artıracaktır. Verim düşüklüğü gerçekten büyük yara açacak Türk yağ bitkileri üreticilerine. Trakya’nın her bölgesine gidip çeşitleri kontrol ediyoruz. Yüzde 70 bir verim düşüklüğü bekliyoruz” diye konuştu.
