9 ay evvel boşanan komedyen Özgür Turhan ve Deniz Bağdaş’ın Ekşi Sözlük’te atıştığı argüman edilmişti. Sessizliğini bozan Deniz Bağdaş, eski eşinin mağdur erkek rolü oynadığını söyledi ve şiddet gördüğü günü anlattı.
Buyurun, ayrıntıları birlikte inceleyelim.
Yaklaşık 9 ay evvel boşanan komedyen çift Özgür Turhan ve Deniz Bağdaş cephesinde olaylar tekrar alevlendi.
İlk etapta olaysız bir formda, oğulları Rohan’ı düşünerek ayrıldığını lisana getiren çift, sonrasında şiddet ve aldatma bahisleriyle gündeme gelmişti. Deniz Bağdaş’ın Özgür Turhan’ı aldattığı tez edilirken, Özgür Turhan’ın da Deniz Bağdaş’a şiddet uyguladığı öne sürülmüştü.
Uzun bir müddettir sesi soluğu çıkmayan çift, geçtiğimiz saatlerde bir Ekşi Kelamlık sıkıntısı yüzünden yine gündeme geldi. Toplumsal medyada Deniz Bağdaş ve Özgür Turhan’ın Ekşi Sözlük’te birbirine girdiği ve birbirilerini ifşaladıkları sav edilmişti.
9 ay evvel yaptığı boşanma açıklamasının akabinde bu bahisle ilgili birinci sefer konuşan Deniz Bağdaş’tan bir açıklama geldi.
Kendisine yapılan berbat imalar ve yakıştırmalardan hayli rahatsız olduğunu lisana getiren Deniz Bağdaş, mağdur erkek rolünü oynadığını söylediği eski eşi Özgür Turhan’ın kendisine şiddet yaşadığı günü birinci defa, ayrıntılarıyla anlattı.
Bugün itibariyle gerekli tüm yasak süreçleri başlattığını duyuran Deniz Bağdaş, ‘Daha fazla ucuz mizahınızın sahne dekoru, incel hıncının kum torbası ve hayattaki tüm yetersizliklerinizin yansıması olmayacağım’ sözlerini kullandı.
Bu vakte kadar bütün berbat imalara, mağdur rolü yaratma gayretlerine ve uğradığım ruhsal ile fizikî şiddete karşın eski eşimin değilse de oğlumun prestijini korumak için sustum.
Özgür Turhan’la evliliğimizin bitme sebebi üçüncü bireyler değil; kendisinin asla dizginleyemediği ve bunu başarmak için hiçbir efor göstermediği öfke sorunu ve oğlumuzun doğumundan kısa bir mühlet sonra tüm ebeveynlik rollerinden sıyrılıp beni bu süreçte yalnız bırakmasıdır.
Evlilik içinde yalnız çocuk büyütme yükü ile onun ne vakit, neye ve nasıl sinirleneceğinin kestirilememesi gerginliği birleşince; öncelikle oğlumun güvenliği ve psikolojisi için boşanma kararı almam kaçınılmaz oldu. Özgür kendi hayatında “en” yakınlarına yönelecek kadar içselleştirdiği şiddeti benim tolere etmememi bir türlü kabullenemediği için beni yok yere keyifli evliliğimizi bitirmekle suçladı ve bu kararı kabullenemedi.
Boşanma davamızın tarihî aşikâr olunca, süreci güzel yönetmek ismine benim ısrarımla çift terapisine gittik. Dönüşte Özgür Turhan birden öfkelenip beni asansöre itti ve elindeki bıçağı bana doğrultarak “Sebep mi istiyorsun? Ben sana bir sebep vereceğim” diyerek üzerime yürüdü. Kata gelir gelmez can havliyle konuta koştum; konutta kendi annesi ve oğlumuz olduğu için devam etmeyeceğini düşündüm. Lakin yanılmışım: İkisinin de gözleri önünde boğazımı sıkıp beni duvara yapıştırdı ve tehditlerine devam etti. Kendisinin bu şiddet eğiliminin en yakın şahidi olan annesi beni elinden zorla aldı. Çok hürmet duyduğum eski kayınvalidemi oğluna karşı şahitlik yapmak üzere sıkıntı bir konuma sokmak istemiyorum, ancak gerçeklerin ortaya çıkmasında onun vicdanına ve sağduyusuna da güveniyorum. Rohan hâlâ o günü atlatamadığı için sorular sormaya devam ediyor. Olay anını anlatan hem Özgür’ün annesinin hem de Rohan’ın ses kayıtları ve hem Özgür’ün hem boşanma sürecimizi yöneten müşterek avukatımızın iletileri mevcut. Bunları mahkeme evrakına sunacağım.
Ancak, başlardaki ülkü görsel eşleşmeye uymayan bu evliliğin bitişi için beni “biraz ünlenince eşini aldatan fettan kadın” diye yaftalamak daha cazip olduğundan, boşanma haberi çıkar çıkmaz bu tevatür de coşkulu bir hevesle yayıldı. Özgür bunun gerçekle hiçbir teması olmadığını bilmesine karşın, şiddet faili olduğu gerçeğinin ifşa edilme riskine karşı bu dedikodulara sığındı ve mağdur, mağrur eski koca rolüne sarıldı.
Yeni gösterisinde “Deniz ne vakit OnlyFans hesabı açacak, keşke açsa da ben de ücretsiz görsem” üzere ucuz esprilerle beni materyal ederken düşünmediği oğlumuzu onun ismine düşünmekten, onu korumaktan ve bunu yaparken uğradığım her türlü zorbalık ve iftiradan artık yoruldum. Sessizliğimin sırtında ördüğünüz saçma sapan öykülerin, gerçeğimle örtüşüp örtüşmediğini biraz da mahkeme tutanaklarından okursunuz.
Bugün prestijiyle gerekli tüm yasal süreçleri başlatıyorum. Daha fazla ucuz mizahınızın sahne dekoru, incel hıncınızın kum torbası ve hayattaki tüm yetersizliklerinizin yansıması olmayacağım.
