İktidar, Kılıçdaroğlu’nun Yargıtay’ın hapis cezasını onaması sonrası “Mahkemeyi tanımıyoruz” sözleri üzerine, “Kaftancıoğlu’na ilişkin siyasi yasak sürecini izlemeye aldı”. Kaftancıoğlu’nun “imza yetkisini kullanması durumunda hukuki olarak gereğinin yapılacağı” belirtiliyor.
İktidar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yargıtay’ın Canan Kaftancıoğlu’na hapis cezasını onama kararı sonrası “Mahkemeyi tanımıyoruz. İstanbul il başkanımızdır” sözleri üzerine harekete geçti.
“İMZA YETKİSİ YOK”
MHP lideri Devlet Bahçeli, Kaftancıoğlu için “siyaset yolunun kapandığını” belirtmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da “hukuku” işaret etmişti. Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre, Yargıtay’ın Kaftancıoğlu hakkında verilen 4 yıl 11 ay 20 gün hapis cezasını onamasının ardından iktidar, “Kaftancıoğlu’nun siyasi faaliyetlerini” yakından takip edecek. Karar sonrası “siyasi yasağı bulunan” Kaftancıoğlu’nun, “il başkanı olarak herhangi bir resmi evrağı imzalayamayacağına” dikkat çeken iktidar cephesi, Erdoğan’ın “hukuk” çıkışıyla ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor: “Partilerin il başkanlarının bazı imza yetkileri bulunuyor. Örneğin partiye üye kayıtları, üyelikten çıkarma ya da disipline sevk işlemleri ve seçimlerde sandık görevlilerini belirleme gibi konularda il başkanının imza yetkisi var. Kaftancıoğlu ile ilgili Yargıtay’ın kararı var ve söz konusu karar CHP Genel Merkezi’ne de bildirecektir. Bunun sonrasında ise hukuken Kaftancıoğlu’nun il başkanlığı düşmüş kabul edilir ve imza yetkisi ortadan kalkar. Kılıçdaroğlu, her ne kadar ‘Kaftancıoğlu il başkanımızdır’ dese de bunun hukuken anlamı yok.”
“SEMBOLİK OLUR”
İktidar kanadı, CHP’nin Kaftancıoğ-lu’nun il başkanlığı ile ilgili tavrının “siyasi” olduğunu belirtirken “CHP, Yargıtay’ın kararı sonrasında hukuken ancak şunu yapabilir: Sembolik olarak imza yetkisini kullanabilmesi açısından bir ismi il başkanı olarak atar ancak görünürdeki isim Kaftancıoğlu olur. Eğer ısrar eder ve Kaftancıoğlu Yargıtay’ın kararının aksine imza yetkisini kullanmaya devam ederse atılan imzalar geçersiz sayılacağından, hukuka aykırılık oluşturacak bu durumu iktidar olarak elbette takip ederiz” değerlendirmesini yapıyor.
