Anadolu Ajansının (AA) Küresel İletişim Ortağı olduğu, Orman Genel Müdürlüğü (OGM) uyumunda, Birleşmiş Milletler Orman Forumu ile Besin ve Tarım Örgütü (FAO) işbirliğiyle düzenlenen “Yeşil Vatan’dan Dünya Ormancılığına” temalı İstanbul Orman İnovasyon Haftası, üçüncü gününde devam ediyor.
Orman Genel Müdür Yardımcısı Yüzer, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin orman varlığının artırılması ve yangınlarla çaba manasında son yıllarda hayata geçirdiği projelere ait bilgi verdi.
Ormancılık alanında kıymetli işlere imza attıklarını lisana getiren Yüzer, “Önemli işler yapıyoruz gerek yangınlarla uğraş gerekse ormanların genişletilmesi, geliştirilmesi ve korunması ismine büyük uğraş içinde çalışıyoruz.” dedi.
Yüzer, İstanbul Orman İnovasyon Haftası kapsamında birbirinden kıymetli isimleri İstanbul’da ağırladıklarını belirterek, çok kıymetli hususların ve gündemlerin ele alındığını, burada alınacak kararların ve aktiflikten çıkacak raporların Türkiye ve dünya ormancılığına çok yararlı sonuçlar doğuracağını tabir etti.
FAO’nun Türkiye için kıymetine işaret eden Yüzer, “FAO, bizim için yıllardır birlikte çalıştığımız işbirliği ortağımız. FAO’nun ormancılığımıza teknik istikametten yaptığı katkıları çok uygun biliyor ve onlar için ayrıyeten teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.
“BURADA ELE ALDIĞIMIZ HUSUSLAR ÇOK ÖNEMLİ”
FAO Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve FAO Türkiye Temsilcisi Nabil Gangi de sürdürülebilir ormanları oluşturmanın değerine dikkati çekerek, “Türkiye’ye her zaman ormanların sürdürülebilmesi ve ağaçlandırma alanında bir başkan oldukları için teşekkür ediyorum.” sözünü kullandı.
Etkinlikte birinci 2 gün ele alınan bahislere değinen Gangi, bundan sonraki oturumlarda bilhassa inovasyonun ormanları yönetme ve geri kazanma konusundaki tesirinin ele alınacağını lisana getirdi.
Gangi, orman sektöründe kuşaklar ortası diyalogun değerinin de konuşulacağını belirterek şöyle konuştu:
“Bu yıl FAO’nun kuruluşunun 80. yıl dönümünü de kutluyoruz. Bu toplantı FAO için çok kıymetli. Besin güvenliğinin artırılması, kaynakların sürdürülebilir ve yönetilebilir olması ve besine erişimin artırılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Burada ele aldığımız hususlar çok değerli. Bu toplantı, global taahhütlerimizi bölgesel ve pratik hareketlere dönüştürmemizi sağlayacak. Ormanlar ortak vizyonumuzun merkezinde yer alıyor. Daha düzgün ömrü ve daha güzel beslenmeyi sunabilmek için ormanlarımız çok değerli.”
“İŞBİRLİĞİNİ GÜÇLENDİRMEMİZ GEREKİYOR”
FAO Ormancılık Kısmı Müdür Yardımcısı Ewald Rametsteiner da ormanların geleceğe ahenk sağlaması için son derece güçlü ve yenilenebilir kaynaklara gereksinim olduğunu, ormanların iklim değişikliğinin getirdiği risklere karşı kendini uyumlandırması gerektiğini söyledi.
Ormanların karşı karşıya olduğu risklerle ilgili bilgi veren Rametsteiner, “Artan kaynak ve gereç talebi ile iklim değişikliğinin yarattığı riskler var. Hepimizin bildiği değerli risklerle karşı karşıyayız. Ormanları ilgi odağı haline getirmemiz lazım. Bu alanda geleceği birlikte şekillendirme fırsatımız var. Gezegenimizin canlılar ve toplumlar için yaşanabilir olması gerekiyor.” dedi.
Rametsteiner, inovasyonun değişen şartlar altında fırsatlarla birlikte kıymetlendirilmesi gerektiğini, hükümetlerin kıymetli sorumluluklarından birinin de inovasyonu yakalamak olduğunu söz etti.
Ormanların, uluslar ve toplumlar için kâfi olabilmesi için değişimi yakalamanın koşul olduğunu vurgulayan Rametsteiner, bu manada inovasyonun geleceği değiştireceğini söyledi.
Rametsteiner, dönüşümün ve sistemli değişimin yalnızca inovasyonla sağlanabileceğini belirterek, “İnovasyon, FAO’nun stratejisinde. FAO üyeleri de bu hususta bir yol haritasını onayladı.” dedi.
Ülkelerin FAO’dan ormanlarla ilgili çok fazla ve güçlü talebi bulunduğunu lisana getiren Rametsteiner, kelamlarını şöyle tamamladı:
“FAO, üyelerine ormancılık alanında dayanak olmak için hazır. İşbirliğini güçlendirmemiz gerekiyor. Şuur seviyesinin artırılması, inovasyon kültürünün geliştirilmesi ve kapasitenin artırılması kıymetli. Tehditler var ancak bunlara karşı fırsatlarımız da var. Bu alanda yol haritası belirleyen ve dayanaklar sunan hükümetler son derece başarılı olabiliyor. Pek çok kişinin ormanlara umut bağladığını biliyoruz. Ormanlar, daha düzgün bir gelecek için tahlil olarak görülüyor. Tahlilin ve umudun büyüyebilmesi için orman sektöründe inovasyon kültürünü benimsememiz gerekiyor.”
“SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİMİN VE TÜKETİMİN ARTIRILMASI” ÇAĞRISI
FAO Avrupa Ormancılık Komitesi Sekreteri Ekrem Yazıcı da son yıllarda FAO’nun orman alanında hayata geçirdiği kıymetli projeler ve aldığı kararlara değindi, çeşitli örnekler verdi.
Her vakit etraf tavsiyelerinin güçlendirilmesini desteklediklerini lisana getiren Yazıcı, “Özel bölüm de dahil olmak üzere ülkelere ve paydaşlara sürdürülebilir üretimi ve tüketimi artırmaları istikametinde tavsiyelerde bulunuyoruz. Bununla ilgili bölge ülkeleriyle işbirliğinde eğitimler düzenlemeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
Açılış konuşmalarının akabinde günün birinci oturumunda “Orman Sektöründe İnovasyon Üzerine İnteraktif Atölye” düzenlendi. Atölyede konuşmacılar ve iştirakçiler, inovasyonun hayata geçirilmesi ve yaygınlaştırılması noktasında hangi adımların atılması, bu süreçte FAO’nun rolünün ne olması gerektiğine dair paylaşımda bulundu.
Anadolu Ajansının (AA) Küresel İletişim Ortağı olduğu, Orman Genel Müdürlüğü uyumunda, Birleşmiş Milletler Orman Forumu ile Besin ve Tarım Örgütü (FAO) işbirliğiyle düzenlenen “Yeşil Vatan’dan Dünya Ormancılığına” temalı İstanbul Orman İnovasyon Haftası, üçüncü gününde devam ediyor.
Bu kapsamda düzenlenen “Ortaklık Görüşmeleri: Ormanlar FAO’nun Prizmasıyla Türkiye Orman Ortaklığı Programı” etkinliğinde konuşan Bulut, artık iklim değişikliğinin yalnızca etrafın sorunu değil, iktisadın, güvenliğin ve toplumsal refahın temel bir sorunu haline geldiğini söyledi.
Mevcut kalkınma planının, etrafa hassas, afetlere sağlam, ileri teknolojiye dayalı, sürdürülebilir etraf vizyonuyla hazırlandığını lisana getiren Bulut, planda, yeşil kalkınma ve döngüsel iktisat ekseninin ana temalardan biri haline getirildiğini söz etti.
Bulut, gelecek periyot için 3 ana öncelik belirlediklerini belirterek şunları söyledi:
“Birincisi iklime dirençli ekosistemler, ikincisi yeşil finansman ve karbon iktisadı, üçüncüsü ise data temelli planlama ve inovatif yönetişim. Türkiye 2053 yılı için argümanlı bir maksat belirlemiştir, bu da net sıfır emisyon. Bu gaye sadece güç dönüşümü değil, toprağın, suyun ve ormanların daha faal idaresini mecburî kılmaktadır. Çünkü ormanlar, iklim değişikliğiyle gayrette en güçlü doğal müttefikimizdir. 2053 net sıfır emisyon amacı sadece teknolojiyle değil, tabiatla uyumlu bir kalkınma anlayışıyla mümkündür. Ayrıyeten tek başına da başarılacak bir maksat değil. Sürdürülebilir ormancılık yalnızca çevresel bir gaye değil. Türkiye’nin kalkınma vizyonunun bir bileşeni olarak görüyoruz.”
“KAMUOYUNU AYDINLATMAMIZ GEREKİYOR”
Birleşmiş Milletler Orman Forumu Başkanı İsmail Belen de insanların ve farklı kurumların uyumunun sağlanmasının zorluğuna işaret ederek, “Orman yangınları konusunda Türkiye’nin başarısız olduğu düşünülüyor. Kamuoyunu aydınlatmamız gerekiyor, bütün çalışmalarımızı göstermemiz gerekiyor. Bunları yaptıktan sonra kimi şeyleri yapmak kolay olacaktır.” dedi.
FAO Orta Asya Alt Bölge Ofisi Bölgesel Proje Koordinatörü İffet Deniz Cengiz, FAO Türkiye İştirak Programı’nın 7 ülkeyi bir ortaya getirdiğini söz ederek, buradaki hedefin biyoçeşitliliği korumakla ilgili olduğunu söyledi.
Cengiz, biyoçeşitlilik ve sağlıklı ekosistemlerin insanların refahı için değerli olduğunu lisana getirerek, “Çeşitlilik azaldığı zaman ormanlar karbon depolayamıyor. Projenin hedefi, biyoçeşitliliğin koruması ve sürdürülebilir orman yönetimi. Bu yıl nisanda bölgesel çalıştayımızı gerçekleştirdik, yol haritamızı belirlemek üzere bir ortaya geldik. Yıl sonunda 200 uzmanın eğitilmesini bekliyoruz.” diye konuştu.
“HEDEFİMİZ, ORMANCILIK EĞİTİMLERİNİN GLOBAL ÖNCELİKLERE UYGUN VERİLMESİ”
FAO Orta Asya Alt Bölge Ofisi ormancılık uzmanı Burak Avcıoğlu da FAO Türkiye Ormancılık İştirak Programı kapsamında yürütülen Orta Asya’da Çevresel Kalkınma ve Sürdürülebilirlik için Orman Restorasyonunun Güzelleştirilmesi Projesi’ne (FRIENDS) ait bilgi verdi.
FRIENDS projesinin Azerbaycan ve Orta Asya ülkelerinde uygulandığını belirten Avcıoğlu, bu bölgelerin ekolojik açıdan çeşitlilik içerdiğini ve son derece kırılgan yapıda olduğunu tabir etti.
Avcıoğlu, kelam konusu coğrafyanın ortak sıkıntılara sahip olduğunu lisana getirerek, “Bu projenin hedefi, iştirakçi ülkelere gerekli bilgi ve marifetin kazandırılması ve büyük kapsamlı orman restorasyonu konusunda onlara yardımcı olmak.” diye konuştu.
FAO Orta Asya Alt Bölge Ofisi Proje Yöneticisi Dr. Hülya Kılıç Hernandez de Orman Genel Müdürlüğü öncülüğünde kurulan Uluslararası Ormancılık Eğitim Merkezi’ne (IFTS) ait bilgi verdi, merkezde eğitimlere 2013’te başlandığını, Kırgızistan ve Kazakistan üzere ülkelere eğitimler verildiğini söyledi.
Türkiye’den ve farklı ülkelerden uzmanlarla eğitim verdiklerini belirten Hernandez, “Hedeflerimizden biri de ormancılık eğitimlerinin global önceliklere uygun biçimde verilmesi. Orman yangınlarıyla ilgili eğitim simülasyonunu güncelliyoruz. Bu gerekli bir program.” dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı Milletlerarası Teknik Kuruluşlar Koordinatörü Umay Gökçe Özkan da FAO ile besin güvenliği ve ormancılıkla ilgili 2 program yürüttüklerini, bu kapsamda 50’ye yakın projeye 40 milyon dolar harcandığını tabir etti.
Çeşitli bahislerde panellerin düzenlendiği İstanbul Orman İnovasyon Haftası, 25 Ekim’e kadar sürecek.
