Lübnan haber ajansı NNA’da yer alan yazılı açıklamasında Halil, ABD’nin gayesinin Lübnan’ın sahip olduğu bütün direniş ve savunma ögelerini ortadan kaldırmak olduğunu, Hizbullah’ın silahsızlandırılmasını hedefleyen dayatmalar getirdiğini savundu.
Lübnan’ın ABD-İsrail sömürgesine dönüştürülmek ve İsrail’le olağanlaşma yoluna sokulmak istendiğini kaydeden Halil, ABD’nin “ordu ile Hizbullah’ı karşı karşıya getirmeye çalıştığını bunun için ölümcül tuzaklar kurduğunu” söyledi.
“ABD’NİN ÖLÜMCÜL TUZAKLARI” İFADESİ
ABD’nin Lübnan’daki teşebbüslerini kınadığını aktaran Halil, Lübnan’daki resmi yetkililerin “ölümcül tuzaklara” düşmekten sakınmaları gerektiği değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası ve bölgesel temsilcilerin beraberinde getirdiği teklifin Lübnan’ın güvenliğini, iç barışını tehdit ettiğini öne süren Halil, bu tekliflerin yine gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.
BARRACK’TAN AÇIKLAMA
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Barrack dün, ABD’li Senatörler Jeanne Shaheen ve Lindsey Graham ile Orta Doğu Özel Temsilci Yardımcısı Morgan Ortagus ve ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Lisa Johnson’dan oluşan ABD heyetiyle Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam ile görüşmüştü.
Barrack, Avn ile başşehir Beyrut’taki Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yaptığı görüşme sonrası düzenlenen basın toplantısında, “İsrail’in Lübnan’ın güneyinden çekilmesini sağlamak için çalışacağız fakat en değerli şey Hizbullah’ın silahsızlandırılması. İsrail, Hizbullah’ın silahsızlandırılmasına yönelik adımlarla eş vakitli adımlar atacak.” demişti.
Barrack, Lübnan’a ziyareti kapsamında ülkenin güneyindeki çeşitli bölgelere ziyaret gerçekleştirmeyi planlıyordu.
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Barrack, 19 Haziran’da Beyrut idaresine “ülkedeki tüm silahların sırf devletin kontrolünde toplanmasını öncelikli amaç olarak belirleyen” ABD teklifini sunmuştu.
Lübnan’da silahların devletin monopolünde toplanması gündemiyle 5 Ağustos’ta toplanan Bakanlar Kurulu, “orduya silahların yıl sonuna kadar toplanmasına dair bir plan hazırlama” misyonu vermişti.