Dolar/TL bu sabah yükseldiği 26.17 ile tarihi zirvesine yakın seyrederken Merkez Bankası sadeleşme adımını tahvil yükümlülüklerinden zorunlu karşılıklara da genişletti. Euro ise Türk Lirası karşısında 28.51 seviyesinde.
Kurumlar vergisi ve MTV ile başlayan vergi artışları, KDV ve BSMV ile geçen hafta devam etti. Deprem kaynaklı harcamalar ve kamu kurumlarının ödenek ihtiyaçını karşılamak için 1.12 trilyon TL büyüklüğünde ek bütçe açıklandı.
Bankacılar ek bütçede 1.12 trilyon TL’lik harcamaları karşılayak büyüklükte yeni vergi açıklanmadığına dikkat çekerek bunun da vergi artışlarının devam edebileceğini gösterdiğini söyledi. Bu beklentide 2023 bütçe açığının 660 milyar TL civarında bırakılması da etkili oldu.
Deprem kaynaklı harcamalar 761.7 milyar TL ile milli gelire oran olarak yüzde 3.1’e ulaşacak.
TBMM’de Genel Kurul aşamasına geçen torba yasanın etki analizine göre memur maaşı artışı 177 milyar TL yeni yük getirecek. Kurumlar vergisi artışı ise 120 milyar TL yıllık gelir yaratacak.
DOLAR VE EURO NE KADAR?
Dolar/TL bugün gördüğü 26.17 seviyesiyle tarihi zirvesine yakın seyrediyor. TL Haziran ayında dolar karşısında yaklaşık yüzde 20 değer kaybederken hem TL’deki değer kaybı hem de belirgin artırılan vergilerin enflayonda da yükseltici etki yaratması bekleniyor. Dolar saat 9.30 itibariyle 26.04’ten işlem görüyor.
Euro da aynı dakikalarda Türk Lirası karşısında 28.51 seviyesinde. Euro gün içerisinde 28.74’e kadar çıktı.
Bugün iç veri gündeminde Mayıs ayı iş gücü istatistikleri yer alıyor.
Küresel piyasalarda ise yatırımcılar Fed’in faiz patikası hakkında ipucu verecek olan enflasyon verisini ve bilanço dönemini bekliyorlar.
Dünya genelinde politika faizlerinin tahmin edilenden daha uzun bir süre yüksek seyredeceği beklentisi bir süredir tahvil piyasalarını alt üst ediyor. ABD’nin 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi geçen hafta 23 baz puan, Almanya’nın devlet tahvillerinin getirisi 24 baz puan, İngiltere’nin devlet tahvillerinin getirisi ise 26 baz puan yükseldi. Gelişmiş ülkelerin tahvil faizlerinin yükselmesinin döviz piyasalarında da kuvvetli yansımaları oluyor.
FAİZ VE ENFLASYON VERİLERİ BEKLENİYOR
TCMB bankaların ek zorunlu karşılık tutmasını gerektiren bilanço TL payını %60’tan %57’ye indirdi. Bu haftasonu atılan adım da ilk sadeleşme adımının tamamlayıcısı niteliğinde. Yetkililer sadeleşme adımlarıyla birlikte bankaların mevduat faizlerinde düşüş gerçekleşeceğini öngördü.
Bankacılar 2021’de açıklanan takvime göre geçen hafta itibarıyla TL cinsi zorunlu karşılıkların rezerv opsiyon mekanizması aracılığı ile tutma hakkının da kaldırıldığına dikkat çekti. Bu adımının altın rezervlerinde düşüş yaratması bekleniyor. TL zorunlu karşılıkların döviz ve standart altın cinsinden tesis edilmesi imkanları 2011 yılı sonunda getirilmişti.
Piyasalar TCMB’nin 20 Temmuz’daki faiz kararının ardından 27 Temmuz’daki enflasyon raporunu takip edecekler. TCMB’nin 2023 sonu için TÜFE tahmini yüzde 22.3 seviyesinde bulunurken, yukarı revizyon ile birlikte raporda verilecek mesajlar da takip edilecek.
Hem Temmuz faiz kararının tamamlanmış olması hem de üç yıllık TÜFE tahmininin paylaşılacak olması nedeniyle ekonomistler TCMB’nin bu raporuyla birlikte önümüzdeki dönem para politikası uygulamaları hakkında daha çok fikir sahibi olmayı bekliyorlar.
