Ulusal Süt Konseyi’nin açıkladığı çiğ süt destek fiyatına Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Ensar Aytekin’den tepki geldi.
Ulusal Süt Konseyi’nin piyasayı düzenlemek ve üreticiyi korumak yerine zincir marketlerin kâr etmesine imkan tanıyacağını söyleyen CHP’li Aytekin “Seçim geçti, mağduriyet devam ediyor. 10 aydır fiyatları güncellemeyen Ulusal Süt Konseyi, üreticiyi tatmin etmeyecek bir fiyatla karşımıza çıktı. Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği 1 litre sütün maliyetini 12 lira 13 kuruş olarak açıklarken, Ulusal Süt Konseyi 1 litre sütün tavsiye fiyatını 11 lira 50 kuruş olarak açıklıyor. Amaçları şu:, süt üreticileri zarar ederse etsin, piyasa tekelleşsin, zincir marketler kazansın. Marketler ürünlere fahiş karlar koysun. Üretici de perişan olsun, vatandaş da perişan olsun. Ama zincir marketler kârlarla, devlet ise vergilerle kazansın.” dedi.
CHP’li Aytekin’in açıklaması şöyle:
10 aydır çiğ süt tavsiye fiyatını güncellemeyen Ulusal Süt Konseyi, nihayet açıklamayı yaptı. 10 ay önce de üreticiyi mağdur eden USK, 10 ay sonra da aynı mağduriyete devam etti ve %35 zamla litre fiyatını 11 lira 50 kuruş olarak tavsiye etti. Halbuki Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği 1 litre sütün maliyetini 12 lira 13 kuruş olarak açıklamıştı.
SÜT KONSEYİ’NE İŞARET ETTİ
Şimdi bu artışla birlikte, marketlerdeki süt ürünlerinde zammı göreceğiz. En az %35 olacak şekilde göreceğiz. Ama bilinmesi gereken şey şu: üreticiye para vermeyen ve Ulusal Süt Konseyi üyeleri zincir marketlere verdiği ürünlerde önce tavsiye fiyatı kadar zammı yapacak ardından da tüm süt ürünlerine şirketler kendi karlarını ekleyecek. Dolayısıyla zincirleme bir zam fırtınası yaşanacak. Olan elinde süt ineğini kesime götüren üreticiyle, marketten peynir almaya giden vatandaşa olacak. Bakalım Süt Konseyi Başkanı kendi ürünlerine ne kadar zam yapacak? Bakalım konsey üyeleri ne kadar zam yapacak? Böyle bir düzen olamaz!
İSPAT ETMİŞ BİR KENTİZ
Balıkesir olarak tüm Türkiye’de süt üretimi konusunda da ürünlerimizin kalitesi konusunda da rüştünü ispat etmiş bir kentiz. Her yerde Balıkesir’de üretilen ürünlerin tadı aranır ve bilinir. 50 peynirli şehir diye kitabı yazıldı. Geçen zamanda gidip Venezüela’dan peynir ithal edildi, yetmedi maliyetler altında üretici ezildi. Peynir vitrine çıktı, reklamı yapılan bir ürün oldu. Ama bugün elimizde sadece 50 peynirli şehir kitabı kaldı. Ne vatandaş peynir alabiliyor, ne üretici peynir yapabiliyor.
SEÇİM BİTTİ REÇETE ORTAYA ÇIKTI
Seçim öncesinde de bunu anlattık. Eğer akılcı politikaya geçilmezse neler olabileceği hususunda yaptığımız tüm uyarılar maalesef bizi haklı çıkardı. Seçim sürecinde hoyratça kullandıkları kaynakların reçeteleri halkımıza kesildi. Bu düzen bu şekilde gittiği sürece maalesef çok daha büyük reçetelerle karşılaşacağız.
