Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Lideri Gürsel Baran, ATO Olağan Meclis Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.
ATO 29’uncu Periyot Olağan Meclis Toplantısı, ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal’in başkanlığında ATO Meclis Üyeleri’nin iştirakiyle, ATO Meclis Salonu’nda yapıldı. Toplantıda yaptığı konuşmada, ekonomi gündemine ait bahisleri kıymetlendiren ve faaliyetleri hakkında bilgi veren ATO Yönetim Kurulu Lideri Gürsel Baran, yaz aylarındaki hava sıcaklıklarına dikkat çekerek, global ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle tesirini daha fazla hissettiren su ve kuraklık mevzularını gündeme getirdi.
“YEŞİL MİRASIMIZ KÜLE DÖNÜYOR”
Baran, yaz aylarında ülkenin farklı bölgelerinde yaşanan orman yangınlarına da değinerek, “Yurdun dört bir yanında çıkan ve içimizi dağlayan orman yangınlarında ağaçlar, bitkiler, hayvanlar yok oluyor, yeşil mirasımız ne yazık ki küle dönüyor. Binlerce hektarlık orman alanı, hayat alanlarımız, biyoçeşitliliğimiz ve pak hava kaynaklarımız da geri dönülmez formda ziyan görüyor” halinde konuştu.
“KÜRESEL ISINMA VE İKLİM DEĞIŞİKLİĞİ, ARTIK HAYATIMIZIN TAM ORTASINDA”
Barajlardaki su rezervinin kritik düzeylere gerilediğine dikkat çekeni Baran, “Ağustos ayının sonuna geldik. Sıcaklık rekorlarının kırıldığı bir yazı geride bırakıyoruz. Global ısınma ve iklim değişikliği, artık hayatımızın tam ortasında. Barajlarımızdaki su rezervi, kritik düzeylere geriledi. Kuraklık, tarımdan endüstriye, günlük hayattan üretime, ticarete kadar her alanda büyük tehdit oluşturuyor. Kaynakları makul kullanmak, tasarrufu alışkanlık haline getirmek ve sürdürülebilir bir kalkınma anlayışını benimsemek zorundayız. Su varsa hayat var, su varsa üretim var, ticaret var, kalkınma var. Suyumuzu korumak hepimizin sorumluluğu. Suya yalnızca bir kaynak değil, gelecek kuşaklara bırakacağımız değerli bir emanet gözüyle bakmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.
ZENGEZUR KORİDORU, TÜRKİYE’NİN STRATEJİK GÜNDEMİNDE
Türkiye’nin, daima kaynayan, taşların yerine oturmadığı bir coğrafyada, bir yandan iktisadını ilerletmeye, büyümeye çaba gösterdiğini vurgulayan Baran, “Türkiye, bir yandan jeopolitik problemleri çözmeye çalışırken, öteki yandan yararına olan tüm gelişmelerin de içinde yer almaya çalışıyor. Zengezur Koridoru da bunlardan biri” sözlerini kullandı.
Zengezur Koridoru’nun Türkiye’ye sağlayacağı katkılara dikkati çeken Baran, “Bakü’den Kars’a uzanacak bu güzergâh tamamlandığında, karayolunun yanı sıra, demiryolu, doğalgaz ve petrol çizgileri ile fiber optik sınırları da içerecek stratejik bir koridor olacak. Türkiye’yi Kafkasya’ya bağlayacak bu proje sayesinde, Hazar ve Akdeniz havzaları ortasında yeni bir ticaret yolu açılacak. Bu koridor, ticaret yollarının çeşitlenmesi, lojistik maliyetlerin düşmesi ve Türkiye’nin bölgesel transit gücünün artması açısından büyük fırsatlar barındırıyor” şeklinde konuştu.
“DÜNYA GAZZE İÇİN ARTIK HAREKETE GEÇMELİ”
Baran, İsrail kuşatması altındaki Gazze’de yaşanan insanlık dramına da değinerek, memleketler arası örgütlerin bir an evvel harekete geçmesi gerektiğini kaydetti. Gazze’den yansıyan tablonun, insanlığın en karanlık imtihanlarından biri durumunda olduğunu tabir eden Baran, “Bugün burada, bir yandan kendi gündemimizle meşgulken, başka yandan yüreğimizin bir köşesinde derin bir yara kanıyor. 21’inci yüzyılda, uzayda ömrün konuşulduğu bu periyotta Gazze’de beşerler açlıktan ölüyor. Hiçbir siyasi münasebet, hiçbir stratejik hesap Gazze’de bir evladın canından, bir annenin feryadından daha değerli olamaz. Dünyanın gözü önünde yaşanan bu zulme artık son verilmesini istiyoruz. Bölge ile ilgili ‘kıtlık’ ilan eden Birleşmiş Milletler başta olmak üzere, milletlerarası örgütler artık harekete geçmeli ve Gazze’de yaşanan insanlık dramına bir son vermelidir” diye konuştu. Baran, konuşmasında ATO Yönetim Kurulu faaliyetleri hakkında da bilgi verdi.
