Aralık ayında kısa vadeli dış borç stoku verisi açıklandı
Kısa Vadeli Dış Borç Stoku Aralık 2024 Verileri Açıklandı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2024 yılının Aralık ayına ait kısa vadeli dış borç istatistiklerini duyurdu. Verilere göre, Türkiye’nin kısa vadeli dış borç stoku bir önceki aya göre yüzde 0,4 artış göstererek 172,3 milyar dolara ulaşırken, borçların döviz kompozisyonu ve yükümlülük dağılımı da açıklandı.
14 Aydır Görülen En Düşük Düzey
Kısa vadeli dış borç, Aralık ayında 14 ayın en düşük seviyesine geriledi. Kasım ayında bu rakam 232,7 milyar dolar seviyesindeyken, Aralık’ta 172,3 milyar dolara inmiş oldu. Kısa vadeli dış borç stokundaki bu azalma, Türkiye’nin dış borç yapısındaki değişimi gözler önüne seriyor.
Bankaların ve Merkez Bankası’nın Kısa Vadeli Borçları
Aralık ayında bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç, yüzde 0,7 azalarak 74,3 milyar dolar oldu. Merkez Bankası kaynaklı yükümlülükler ise yüzde 3,8 oranında düşerek 34,8 milyar dolara geriledi. Ayrıca, bankaların yurt dışından kullandığı kısa vadeli krediler, bir önceki aya göre yüzde 1,6 düşerek 16,8 milyar dolara indi.
Döviz Kompozisyonunda Dolar Önde
Kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonunda en büyük payı yüzde 48,3 ile dolar alırken, euro yüzde 19,6, TL ise yüzde 16,4 paya sahip. Diğer döviz cinsleri ise yüzde 15,7’lik bir pay oluşturuyor.
Dış Ticaret İşlemlerinin Etkisi
Dış ticaret işlemlerinden kaynaklanan ticari krediler ise bir önceki aya göre yüzde 5,1 artarak 59,4 milyar dolara çıktı. Öte yandan, nakit krediler kaynaklı yükümlülükler yüzde 7,4 oranında düşüş göstererek 3,8 milyar dolara geriledi.
Yükümlülük Dağılımındaki Değişim
Merkez Bankası ve genel hükümetin toplam yükümlülükleri 2023 yılına göre azalırken, bankalar ve diğer sektörlerin yükümlülükleri arttı. Bu gelişme, Türkiye’nin borçlanma stratejisinde yaşanan değişim ve dış ticaret ile bağlantılı gelişmeleri yansıtıyor.
Bu veriler, Türkiye’nin kısa vadeli dış borçlarının yapısını ve döviz kompozisyonunu daha iyi anlamamıza olanak tanırken, önümüzdeki dönemde alınacak ekonomik tedbirlerin belirleyici olacağı düşünülüyor.
