Adalet Bakanı Yılmaz Tunç katıldığı televizyon programında gündeme dair soruları yanıtladı. CHP’nin yargıya ve adalet sistemine yönelik hücumlarını milletin izlediğini söz eden Bakan Tunç, “Bunun amacı şu bir ekip yolsuzluk soruşturmalarının adeta siyasi bir soruşturmaymış üzere algılatma uğraşları boşa çıkacak eforlar. CMK’nın unsuru açık Cumhuriyet Savcısı bir ihbar karşısında soruşturmayı yapmak zorundadır, bu onun misyonudur. Suçüstü haller ortadayken bir yandan maalesef kimi belediyelerde hala yolsuzluğun devam etmiş olduğunu milletimiz görüyor.
CHP Genel Merkezi adeta bir palavra üretim merkezine dönüşmüş durumda. Türkiye’nin ana muhalefeti bu halde olmamalı. Biz de adaletin ortaya çıkmasını istiyoruz diyebilse. Yalnızca CHP’li belediyelere değil, geçmişte AK Parti’li belediyelere de soruşturma açıldı” dedi.
“YARGILAMA SÜRECİNDE AK KOYUN KARA KOYUN AŞİKÂR OLUR”
CHP’ye yönelik soruşturmalara değinen Tunç, “Soruşturmalar nasıl başladı? Bunu AK Partililer başlatmadı ki kendi arkadaşları verdi. Genişleyen ilçelere uzayan bir soruşturma kelam konusu oldu. Burada bahsettiğiniz aklansın gelsin ve ondan sonra millete biz bunu anlatacağız deseler daha hakikat bir siyaset izlerler. Maksatları yargı sürecini manipüle edelim. Bu tutum CHP’ye de genel liderine da bir şey kazandırmaz. Yargılama süreci başlayınca ak koyun kara koyun ortaya çıkar. Türkiye’de hak arama yolları açıktır. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devletidir. Yolsuzluktan ve terörden hesap soran bir yargı sistemine kavuştu” tabirlerinde bulundu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in HSK’ya kanıtları sunacaklarını hatırlatan Bakan Tunç şöyle konuştu:
- “Geçen hafta CHP Genel Başkanı çok önemli delilleri HSK’ya sunacaklarını argüman etti. Beklemeyin elinizde ne varsa sunun dedik.
- Aradan bir hafta geçti evrak, bilgi sunulmadı. Dilekçe verildi, dilekçenin mahiyetini gördüğünüzde konuların dilekçede yer almadığını kamuoyu görmüş oldu. Bunu CHP Genel Başkanı hep yapıyor.
- Elinde kanıtlar olduğunu söylüyor. Sonrasında gerçek ortaya çıktığında yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Sizin hakikati söndürmeniz mümkün değil.”
