Meteoroloji Genel Müdürlüğünün (MGM) Standartlaştırılmış Yağış İndeksi (SPI) 2025 Eylül ayı meteorolojik kuraklık durumu haritaları yayımlandı.
Kadıoğlu, AA muhabirine, meteorolojik kuraklığın SPI metoduna nazaran, temmuz-ağustos-eylül periyodunda Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’nun tamamında orta ve üzeri seviyede kuraklık görüldüğünü, ortalama sıcaklığın 21,7 dereceyle olağanların 0,8 derece üzerinde seyrettiğini söyledi.
Hidrolojik kuraklığın su kaynaklarını önemli formda etkilediğine işaret eden Kadıoğlu, baraj doluluk oranlarının tehlikeli seviyelere gerilediğini, bu durumun güç üretiminde azalma, sulama kısıtlamaları ve içme suyu temini problemleri yarattığını kaydetti.
Kadıoğlu, ziraî kuraklığın tesirlerine dikkati çekerek, “Bazı bölgelerde eser kayıpları yüzde 85’e ulaştı. Bitkisel üretim tahıl ve yem hariç yüzde 5 azaldı, ayçiçeği üretimi ise yüzde 10 düştü. Toprak nemi kritik düzeylere indi ve sulama kısıtlamaları uygulandı. Kritik alanların başında Konya Havzası, Şanlıurfa, Mardin, Batman ve Siirt geliyor. Bu bölgelerde önemli su gerilimi ve randıman kaybı yaşandı. Ayrıyeten yeraltı su düzeyleri önemli biçimde düştü, Konya ve etrafında obruk oluşumları süratle arttı.” değerlendirmesinde bulundu.
Bu yıl ülkenin batı ve güney kısımlarının kuraklığın şiddetli baskısı altında olduğunu anımsatan Kadıoğlu, “Kuzeydoğu bölgelerinde toparlanma görüldü. Temmuz-Eylül 2025 periyodunda Türkiye’nin genel kuraklık indeksi, son 10 yıl ortalamasına nazaran yaklaşık yüzde 10 daha kurak seyretti. Bilhassa Konya, Şanlıurfa, Mardin, Batman ve Siirt üzere ziraî üretim açısından kritik bölgelerde önemli su gerilimi yaşandı. Temmuz 2025’te başlayan şiddetli kuraklık eylül sonuna kadar kümülatif olarak berbatlaştı. Yalnızca kuzey kıyılarda hafif bir güzelleşme gözlendi.” sözünü kullandı.
Kadıoğlu, iklim değişikliği ve su idaresi problemlerinin kuraklığı artıran temel faktörler olduğunun altını çizerek, “2025 su yılı, Türkiye için tarihi bir kuraklık devri olarak kayıtlara geçmiştir.” dedi.
“2025 SU YILI, SON YARIM YÜZYILIN EN KURAK YILI OLDU”
Öte yandan, son suyu yılı olan 1 Ekim 2024-30 Eylül 2025 tarihlerinde ülke genelinde ortalama 422,5 milimetre yağış kaydedildiğine işaret eden Kadıoğlu, “Bu ölçü uzun yıllar ortalaması olan 573,4 milimetrenin yüzde 26 altındadır. Ayrıyeten 2024 su yılına nazaran de yüzde 29 daha az yağış aldık, bu bilgilerle 2025 su yılı, son yarım yüzyılın en kurak yılı oldu.” tabirini kullandı.
Kadıoğlu, Güneydoğu Anadolu’nun son 65 yılın en düşük yağışını aldığını ve inanılmaz kuraklık yaşadığına dikkati çekerek, “Bölgeye eylülde yalnızca 0,4 milimetre yağış düştü. Mardin, eylül ayını hiç yağış almadan tamamladı. Şanlıurfa’da yıllık toplam yağış 182,8 milimetre olarak kaydedildi. Batman ve Siirt’te de fevkalâde kuraklık yaşandı.” diye konuştu.
İç Anadolu’da da misal bir tablo olduğunu vurgulayan Kadıoğlu, “Konya, Aksaray, Niğde, Karaman ve Kayseri’de harikulâde kuraklık yaşanıyor. Ankara, Kırşehir ve Nevşehir de kritik düzeyde. Bölgede yağışlarda yüzde 35 azalma gözlendi.” bilgisini paylaştı.
Kadıoğlu, Marmara Bölgesi’nin son 63 yılın en düşük yağışını aldığını belirterek, yağışların bölgede yüzde 34 azaldığını, eylülde ise bu azalmanın yüzde 65’e ulaştığını söyledi.
Kadıoğlu, Çanakkale’nin son 65 yılın en kurak periyodunu yaşadığını, Edirne’nin çok kurak, İstanbul’un ise orta şiddetli kurak sınıfında yer aldığının altını çizdi.
Akdeniz Bölgesi’nde de son 51 yılın en düşük yağışının görüldüğünü lisana getiren Kadıoğlu, “Bölgede yağışlarda yüzde 31 azalma oldu. Hatay’da bu oran yüzde 66’ya kadar çıktı ve bu vilayet, yağışı en fazla azalan vilayet oldu. İç kesitlerde, bilhassa Isparta, Burdur ve Antalya’nın kuzeydoğusunda çok şiddetli kuraklık yaşandı.” dedi.
Kadıoğlu, Ege Bölgesi’nin ise son 18 yılın en düşük yağışını aldığına işaret ederek, “Eylülde yağışlarda yüzde 33 azalma oldu. İzmir ve Manisa çok şiddetli kurak yaşanırken, Uşak, Afyonkarahisar, Kütahya ve Denizli’de kuraklık şiddetini artırdı. Menemen Ovası’nda yaklaşık 120 gün yağışsız devir kaydedildi.” sözlerini kullandı.
DOĞU VE BATI KARADENİZ İLE DOĞU ANADOLU’NUN KUZEYİNDE GÜZELLEŞME YAŞANDI
Türkiye genelinde Doğu ve Batı Karadeniz ile Doğu Anadolu’nun kuzeyinde toparlanma yaşandığına dikkati çeken Kadıoğlu, “Bölgede yağışlar olağanın yüzde 30 üzerinde. Bilhassa Doğu Karadeniz’de, Rize, Giresun, Trabzon ve Artvin’de bariz bir toparlanma yaşandı. Batı Karadeniz’de de Bolu, Zonguldak, Bartın civarında düzgünleşme görüldü. Doğu Anadolu’nun kuzeyinde Erzurum, Ardahan, Kars’ta misal bir düzgünleşme oldu ve ‘aşırı nemli’ sınıfına geçti, toprak nemi kıymetleri olağana döndü.” bilgisini aktardı.
TEMMUZ, AĞUSTOS, EYLÜL DÖNEMİ
Kadıoğlu, temmuz-eylül periyodunda İç Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Ege’nin iç bölümlerinde kuraklığın derinleştiğini söyledi.
Konya, Aksaray, Niğde, Karaman, Kayseri vilayetlerinin bu devirde çok şiddetli kuraktan inanılmaz kuraklık sınıfına geldiğini aktaran Kadıoğlu, Güneydoğu’da Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt, Gaziantep, Kilis ve Adıyaman’ın harikulâde kuraklık seviyesine geçtiğini, Ege’nin iç kısımları ile Marmara ve Akdeniz’in birtakım vilayetlerinde de hidrolojik ve ziraî kuraklığın tesirinin arttığını kaydetti.
