Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bir yandan yeşil dönüşümü hızlandırırken, bir yandan da yeşil dönüşüm teknolojilerini Türkiye’de gerçekleştirdiklerini belirterek, “Sanayimizin ve KOBİ’lerimizin pak üretim ve döngüsel iktisat yatırımlarını uygun maliyetle gerçekleştirmesi için 1 milyar dolardan fazla milletlerarası finansmanı ülkemize kazandırdık.” dedi.
Sıfır Atık Vakfı tarafından Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Birleşmiş Milletler (BM) Etraf Programı (UNEP) ve BM İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) işbirliğiyle düzenlenen Milletlerarası Sıfır Atık Forumu ikinci gününde devam ediyor.
Çok sayıda ülkeden iştirakin olduğu forum, 118 memleketler arası partner kuruluş, belediye liderleri, büyükelçiler ve BM, UN-Habitat, UNEP ile BM Kalkınma Programı (UNDP) üzere milletlerarası kuruluşların üst seviye temsilcileriyle dünyanın dört bir yanından başkanları, akademisyenleri, özel kesim temsilcilerini, sivil toplum kuruluşlarını, aktivistleri ve karar vericileri buluşturdu.
“Sıfır Atık Hareketi: İnsan, Yer, Dönüşüm” temasıyla düzenlenen forum kapsamında “Bakanlar Oturumu” gerçekleştirildi.
SINIR TANIMAYAN SIKINTILARIN REÇETESİ SONLARI AŞAN DAYANIŞMADIR
Bakan Kacır, burada yaptığı konuşmada, sıfır atık yaklaşımının farklı boyutlarıyla ele alındığı forumun sürdürülebilir bir gelecek yolunda yeni ufuklar açmasını temenni etti.
Erişilebilirlik kavramının beraberinde getirdiği denetimsiz tüketim alışkanlıklarının etraf üzerinde her geçen gün artan bir baskı oluşturduğunu kaydeden Kacır, “Yerkürenin en bakir coğrafyası, Antarktika’da dahi artık mikroplastiklere rastlıyor olmamız, daha fazla üretim, daha fazla tüketim anlayışı altında yerkürenin alarm verdiğini ispat ediyor.”ifadelerini kullandı.
Kacır, döngüsel iktisat modelini temel almanın bir tercih değil gelecek jenerasyonlara karşı ahlaki bir sorumluluk ve ortak yükümlülük olduğuna işaret ederek, “Bu doğrultuda atılan ulusal adımlar çok değerli olmakla birlikte global ölçekte adil sorumluluk paylaşımı ve kararlı işbirliği tesis edilmeden amaçlarımıza tam manasıyla ulaşmamız mümkün olmayacak.” diye konuştu.
Sınır tanımayan problemlerin reçetesinin hudutları aşan dayanışma olduğunu söz eden Kacır, şunları kaydetti:
“Elbette tahlil yolunda geliştirecek yaklaşımların meşruiyet ve aktiflik kazanabilmesi için iki temel öge temeldir. Birincisi sorunun adalet temelinde ele alınmasıdır. Dünyanın muhakkak bölgelerinin sorumsuzca tükettiği, geri kalanının ise faturasını ödediği bir model ne adil ne de sürdürülebilirdir. Başarılı bir stratejinin ikinci kıymetli ögesi ise gelişmekte olan ülkelerin ekonomik ve toplumsal dönüşümde muhtaçlık duyduğu finansmanlara erişim, teknoloji ve kapasite geliştirme altyapısı gereksinimlerinin karşılanmasıdır.”
ULUSLARARASI ADIMLARIN HER VAKİT DESTEKÇİSİ OLDUK
Bakan Mehmet Fatih Kacır, Türkiye olarak kaynakların verimli kullanımı için atılan samimi milletlerarası adımların her vakit destekçisi olduklarını belirterek, adil, kapsayıcı ve ortak sorumluluk temelinde şekillenen her eforun yanında yer aldıklarını söyledi.
Ulusal seviyede de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımından asla taviz vermeden ülkenin endüstrileşme ve kalkınmasını temel alan bir ekonomik modelin 23 yıldır Türkiye’de uygulandığının altını çizen Kacır, şunları aktardı:
“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak ekonomimizin tüm dallarının sürdürülebilirlik ve verimli odaklı dönüşümü için öteki kurumlarımızla yakın işbirliği ve istişare içinde adımlar atıyoruz. Bu süreçte sanayi ve üretim bölümlerinde büyük bir dönüşüm muhtaçlığı var. Bu anlayışla Yeşil Dönüşüm Dayanak Programı’nı hayata geçirdik. Bir yandan yeşil dönüşümü hızlandırırken bir yandan da yeşil dönüşüm teknolojilerini ülkemizde gerçekleştiriyoruz Endüstrimizin ve KOBİ’lerimizin pak üretim ve döngüsel iktisat yatırımlarını uygun maliyetle gerçekleştirmesi için 1 milyar dolardan fazla milletlerarası finansmanı ülkemize kazandırdık.”
AR-GE SİYASETLERİMİZE ENTEGRE ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ
Bakan Fatih Kacır, planlı endüstrileşme atılımlarının kalbinde yer alan organize sanayi bölgeleri bünyesinde atıkların kaynağında azaltılması, geri kazanılması ve geri dönüştürülmesi unsurlarına dayanan entegre bir etraf idaresi yaklaşımı oluşturduklarını lisana getirdi.
Gelecek periyotta yeşil ve döngüsel iktisada girişi sağlayarak sanayi kaynaklı karbon emisyonlarını azaltmanın en değerli maksatlardan olduğuna işaret eden Kacır, sıfır atık yaklaşımının 2030 sürdürülebilir kalkınma gündeminin ayrılmaz bir modülü olduğunu ve kısa müddette yerelden global yayılan güçlü bir vicdan davetine dönüştüğünü tabir etti.
Kacır, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak sıfır atık vizyonunu üretim süreçlerine ve AR-GE siyasetlerine entegre etmeyi sürdüreceklerini belirterek, “Doğa ile uyumlu, kaynakları verimli kullanan, istikrarlı, kapsayıcı ve fırsat eşitliğini önceleyen yeni projelerle sürdürülebilir kalkınmamızın güçlü yerini muhafazaya devam edeceğiz.” açıklamasını yaptı.
