Dijitalpark Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Tahsin Engin, FINEXT’in, Türkiye’nin finansal teknolojiler alanında global rekabet gücünü artırmayı amaçlayan, 14 hafta süren bir hızlandırma programı olduğunu söyledi.
Engin, girişimcilere sadece finansal takviye vermekle kalmadıklarını, mentorluk, bilgi paylaşımı, teknolojik altyapı, bulut hizmetleri ve yatırımcılarla direkt buluşma fırsatları sunduklarını anlattı.
En değerli gayelerinin, gençlerin fikirlerini esere dönüştürmelerine dayanak olmak olduğunun altını çizen Engin, şunları kaydetti:
- “Program sayesinde teşebbüsler iş modellerini geliştiriyor, eserlerini olgunlaştırıyor ve yatırım süreçlerine hazırlanıyor. Böylelikle projeler kısa müddette somut hale geliyor, ölçeklenebilir oluyor ve milletlerarası pazarlarda kendine yer bulabiliyor.
- Bu yıl FINEXT’e değerli yenilikler kattık, Türkiye’de bir birinci olarak open PoC hizmetini girişimcilere sunduk. Böylelikle teşebbüsler fikirlerini gerçek senaryolarda test ederek hem eserlerini daha süratli geliştirecek hem de yatırımcı karşısında çok daha güçlü durabilecek. Ayrıyeten finalistlere sağladığımız bulut takviyesi, girişimcilere hem fiyatsız kullanım imkanı hem de önemli maliyet avantajı sunuyor.
- Bunlara ek olarak, finale kalan yeni kurulmuş girişimcilere kuluçka alanımızda bir yıl fiyatsız yer imkanı sağlıyoruz. Bu yenilikler girişimcilerin sırf fikir üretmelerini değil, alanda güçlü adımlar atmaları için de fırsat yaratıyor.”
“GEÇEN YILA KIYASLA BU YIL ÇOK DAHA GENİŞ BİR İŞTİRAK ÖNGÖRÜYORUZ”
Dijitalpark Teknokent Genel Müdürü Engin, programa kabul edilen projeleri hangi kriterlere nazaran kabul ettiklerine değinerek, sırf uygun bir fikir aramadıklarını birebir vakitte o fikri hayata geçirecek azim, vizyon ve kararlılık üzere kriterlere değer verdiklerini vurguladı.
“Ekibin tutkusuna, projenin ölçeklenebilirliğine ve milletlerarası pazarlarda karşılık bulma ihtimaline büyük kıymet veriyoruz. Zira biliyoruz ki yanlışsız fikir yanlışsız grupla birleştiğinde muvaffakiyet çok daha süratli geliyor.” diyen Engin, “Seçim sürecinde bilhassa şu kriterlere bakıyoruz, projenin yenilikçi istikameti ve pazar durumu, projenin küresel pazarlarda rekabet edebilme potansiyeli, teknolojik yenilik getirme gücü, yapay zeka, blokzincir, dijital ödeme sistemleri üzere, toplumsal ve ekonomik katkı, yatırım alabilirlik ve ölçeklenme suratı ve takım ahengi ve kararlılığına bakıyoruz.” diye konuştu.
Geçen yıl düzenlenen birinci FINEXT’e 60’ın üzerinde müracaat yapıldığını anımsatan Engin, geçen yıla kıyasla bu yıl çok daha geniş bir iştirak öngördüklerini bildirdi.
“YILLIK CİROMUZ 100 MİLYON AVROYU AŞMIŞ DURUMDA”
Tahsin Engin, FINEXT’i yalnızca bir hızlandırma programı olarak değil, Türkiye’nin geleceğine yapılan stratejik bir yatırım olarak gördüklerini vurgulayarak, programın uzun vadede girişimcilik kültürünü daha da güçlendireceğini, gençlere kendi projelerini hayata geçirme hamaseti vereceğini söyledi.
Engin, program sayesinde Türkiye’nin finansal teknolojilerde yenilikçi tahliller üretme kapasitesinin artacağına işaret ederek, şöyle devam etti:
“Dijital ödeme sistemlerinden blokzincir tahlillerine kadar birçok teknolojinin ülkemizden çıkacağına inanıyoruz. Hakikaten geçtiğimiz yılın birincisi Magic Hisse, FINEXT sonrası globalde kıymetli yatırımlar aldı. Bu, programın teşebbüslere ne kadar güçlü bir ivme kazandırdığının somut bir örneği. 2025’te programı büsbütün küresel muvaffakiyet üzerine kurguladık. Avrupa, Orta Doğu, Asya, Afrika ve Türk cumhuriyetlerinde yürüttüğümüz tanıtımlarla girişimlerimizi milletlerarası yatırımcılarla buluşturuyoruz. Böylelikle Türkiye, bölgesel bir fintek merkezi olmanın ötesine geçerek global arenada da ismini duyuruyor.
Bu süreçte en büyük destekçilerimizden biri olan Halkbank da girişimcilere değerli katkılar sağlıyor. Dijitalpark Teknokent olarak bugün 300’e yakın irili ufaklı startup’a konut sahipliği yapıyoruz. Yıllık ciromuz 100 milyon avroyu aşmış durumda. Yalnızca ihracat sayılarına baktığımızda ise, 2024’te 25 milyon avronun üzerinde ihracat kapasitesine ulaşarak yeni jenerasyon bir teknopark olduğumuzu ortaya koyduk. FINEXT de bu güçlü ekosistemin değerli bir kesimi olarak girişimcilere bedel katmaya devam ediyor.”
“GİRİŞİMCİLİK SEYAHATİ KUVVETLİ ANCAK BİR O KADAR DA HEYECAN VERİCİ BİR SÜREÇ”
Engin, girişimcilik seyahatinin güçlü ancak bir o kadar da heyecan verici bir süreç olduğunu belirterek, gençlere en büyük tavsiyesinin, cesaretli olmaları ve fikirlerine güvenmeleri olduğunu aktardı.
Büyük muvaffakiyetlerin arkasında hep hayal kurma cüretinin olduğunu vurgulayan Engin, “Şunu unutmamalılar, başarılı bir teşebbüs sadece güçlü bir fikirden ibaret değildir. Grup ahengi, disiplin, daima öğrenme ve kararlılık başarıyı getirir. Vakit zaman başarısızlıklar olacaktır, bu çok doğaldır. Kıymetli olan ders çıkarabilmek ve pes etmeden devam etmektir.” tabirlerini kullandı.
Engin, bir başka kritik noktanın ise küresel bakış açısı olduğuna dikkati çekerek, teşebbüslerin yalnızca mahallî pazarı hedeflememesini, bölgesel ve milletlerarası fırsatları da değerlendirmesi gerektiğini anlattı.
Türkiye’nin, Avrupa–Orta Doğu–Asya ortasında güçlü bir köprü pozisyonunda olduğunu kaydeden Engin, “Gençler bu avantajı kesinlikle kullanmalı. Son olarak, işinizi sırf ekonomik paha üretmek için değil, topluma yarar sağlamak için de şekillendirin. Sürdürülebilir teşebbüsler fakat toplumsal katkı sağladığında kalıcı olur. Biz Dijitalpark Teknokent olarak her vakit gençlerin yanında olacağız. Kâfi ki hayal edin, yavuz olun ve adım atmaktan korkmayın.” diye konuştu.
