Federasyondan yapılan yazılı açıklamada, İsrail’e yaptırım uygulanması, Filistin sporlarını amaç almak da dahil olmak üzere işlemeyi sürdürdüğü cürümlerine son verinceye kadar İsrail ulusal gruplarının ve oyuncularının memleketler arası karşılaşmalara iştirakinin askıya alınması daveti yapıldı.
Uluslararası spor topluluğunun hemen harekete geçmesinin ahlaki bir vazife olduğu vurgulanan açıklamada, bu sistematik şiddeti sürdüren İsrail’in spor karşılaşmalarına iştirakine müsaade verilmesinin, memleketler arası sporun temellerini sarstığı kaydedildi.
“ADALET YALNIZCA KELAM DEĞİL HAREKET GEREKTİRİR”
Tüm memleketler arası spor kuruluşlarının, federasyonların ve atletlerin sorumluluk üstlenmeye ve net hal almaya çağrıldığı açıklamada, “Adalet yalnızca kelam değil, aksiyon gerektirir.” denildi.
FIFA, UEFA ve Olimpiyat Antlaşması’nın dayandığı prensiplerin onur, eşitlik ve barışa odaklandığının vurgulandığı açıklamada, şu sözlere yer verildi:
“İsrail, atletleri öldürerek ve spor altyapısını tahrip ederek bu unsurları ihlal etmeye devam ediyor. Dahası, İsrail Futbol Federasyonu, işgal altındaki Filistin topraklarında kurulan yerleşim yerlerinde bulunan ekiplerin yasadışı faaliyetlerini, FIFA tüzüğünü açıkça ihlal ederek yönetiyor. Bu durum, soykırımı destekleyen yahut legalleştiren atletlerin ve spor kurumlarının kabahat iştirakiyle daha da kötüleşiyor.”
Federasyonun açıklamasında, son vakitlerde dünya genelinde çok sayıda spor kuruluşu, oyuncu ve taraftarın Filistin halkına ve oyuncularına takviye emeliyle ortaya koydukları dayanışmadan övgüyle kelam edildi.
Açıklamada, Norveç Futbol Federasyonu’nun (NFF), 2026 FIFA Dünya Kupası Elemeleri’nde İsrail ile oynanacak müsabakanın gelirlerini Gazze’de insani yardım sağlayan Hudut Tanımayan Doktorlar’a (MSF) bağışlama kararı ve İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in La Vuelta bisiklet yarışların sonunda ortaya koyduğu halin, sporun soykırım karşısında sessiz kalamayacağı bildirisini net bir halde verdiği söz edildi.
“İSRAİL NEDEN HUDUT DIŞI EDİLMEDİ?”
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, 15 Eylül’de yaptığı açıklamada, La Vuelta boyunca yapılan İsrail zıddı barışçıl şovlardan dolayı “İspanyol halkı ile gurur duyduğunu, İspanya’nın Avrupa’nın onurunu kurtardığını” savunmuş ve “Barbarlık sona erene kadar ne Rusya ne de İsrail hiçbir karşılaşmaya katılmamalı. Rusya Ukrayna’nın işgalinden sonra neden sportif karşılaşmaların dışında bırakıldı da İsrail Gazze’nin işgalinden sonra neden hudut dışı edilmedi?” tabirini kullanmıştı.
Federasyondan daha evvel yapılan açıklamada, spor ve izcilik hareketinden hayatını kaybedenlerin sayısının, 355’i futbolcu, 277’si spor federasyonlarından ve 142’si Filistin izcilerinden olmak üzere 774’e ulaştığı, 119 kişinin de kayıp olduğu belirtilmişti.
