A Ulusal Erkek Basketbol Kadrosu, EuroBasket 2025 finalinde Almanya’ya karşı alandan 88-83 yenilgiyle ayrıldı. Bu sonuçla millilerimiz turnuvayı gümüş madalya ile tamamlarken, ay-yıldızlıların ortaya koyduğu gayret tüm dünyada takdir topladı. Lakin ne yazık ki, sportif muvaffakiyetin gölgesinde kimi kesitlerin toplumsal medyadaki provokatif çıkışları dikkat çekti.
TRİBÜNLERDE GURUR, KLAVYELERDE ÇİRKİNLİK
Final müsabakasının akabinde bilhassa İsrailli toplumsal medya kullanıcıları, Türkiye’yi ve başantrenör Ergin Ataman’ı gaye alan düzeysiz paylaşımlara imza attı. X platformunda dolanıma sokulan yorumlarda, sporun birleştirici ruhuna gölge düşüren tabirler yer aldı.
- “Ataman şampiyonluğu kaybetti”, “Ataman’ın kaybettiğini görmekten büyük bir memnunluk yoktur. Türklerin ismi silinecek”, “Ataman’ın yüzüyle biten her basketbol gecesi harika bir gecedir”, “Ataman ve gözyaşları”
“MUTLULUK” DİYE PAZARLANAN NEFRET
İsrail basınından Mako’nun “Ataman’ı perişan halde görmekten daha büyük memnunluk yoktur” başlığıyla yayımladığı yazı, spor basınında örneği az görülen bir nefret lisanıyla gündeme geldi. Bunun yanı sıra kimi kullanıcıların, “Türklerin ismi silinecek” yahut “Ataman’ın kaybettiğini görmek en büyük mutluluktur” halindeki yorumları, provokasyonun boyutunu ortaya koydu.
SPORTİF MUVAFFAKİYETE GÖLGE DÜŞÜRME ÇABASI
Oysa alandaki tablo değişikti. Almanya’nın yıldızı Dennis Schröder, turnuvanın En Kıymetli Oyuncusu (MVP) seçilirken; A Ulusal Takım’ın genç yıldızı Alperen Şengün ise “En Düzgün Beş” takımına girmeyi başardı. Alperen’in 9 maçta 21,6 sayı – 10,1 ribaunt – 6,6 asistlik performansı, Türk basketbolunun geleceğine dair umutları bir sefer daha güçlendirdi.
SPORUN RUHUNA YAKIŞMAYAN SÖZLER
Türkiye’nin elde ettiği gümüş madalya, büyük bir muvaffakiyet olarak tarihe geçerken; birtakım çevrelerin bu tabloyu nefret telaffuzuna çevirmesi, yalnızca sporun ruhuna değil insanlığa da yakışmıyor. Memleketler arası arenada milyonları ekran başına kilitleyen bu çaba, sporun dostluk ve centilmenlik üzerine inşa edilmesi gerektiğini bir sefer daha hatırlattı.
