Avukatlar toplumsal şiddetin nedenlerini Cumhuriyet’e değerlendirerek sorunun temelinde “cezasızlık, ekonomik sorunlar ve ayrıştırılma” olduğunu söyledi.
Türkiye’de neredeyse her gün silahlı olay ve buna bağlı olarak yaralanmalar, ölümler meydana geliyor. İstanbul Esenyurt’ta geçen gün sokak ortasında mahalle sakinleriyle dışarıdan gelen bir grup arasında çıkan çatışmada yarı otomatik av tüfeği kullanıldı. Kurşunların havada uçuştuğu çatışma tepkilere yol açtı. Sultanbeyli’de de geçen gün akşam saatlerinde otomobilde bulunanlara yapılan silahlı saldırıda iki kişi yaralandı. İstanbul Pendik’te ise bir kişi metruk binada başından silahla vurulmuş halde bulundu.
Toplumsal şiddet olayları her geçen gün artarken uzmanlar bu artışın cezasızlık, ekonomik sebepler ve ayrıştırılmadan kaynaklandığını öne sürdü. Cumhuriyet konuya ilişkin avukat Figen Çalıkuşu ve avukat Şenal Sarıhan ile konuştu.
(Figen Çalıkuşu)
‘SUÇ İŞLEYEN CEZASIZ KALIYOR’
Toplumsal şiddetin sebeplerine değinen Avukat Figen Çalıkuşu, “Gelir dağılma adaletsizliği temel huzursuzluk kaynaklarının başında geliyor. İşsizlik oranları artıyor. Toplumsal psikolojiyi çok sarsıcı etkileyen temel etkenler. Diğer yandan uyuşturucunun çok yaygınlaştığını görüyoruz. Türkiye artık eskiden bir transit rotayken şimdi pazar haline geldi. Sıklıkla baronların yakalandığı haberi geliyor. Bu da artarak yükselen şiddetin temel unsuru oluyor aslında. Ayrıca çok kolay bir silahlanma var. Aynı denetimsizlik, kontrolsüzlük orada da geçerli” dedi.
Hukuksuzluğun temel nedenlerden olduğunu belirten Çalıkuşu, “Cezasızlık toplumsal güveni yok ediyor. Vicdanı kanatıyor. Suç işleyenler cezasız kalabiliyorlar. İnsanlar bunu görüyorlar. Temel hak ve hürriyetler konusunda hepimizin hak ve hürriyetlerinin aynı oranda korunması gerektiğini bilmiyoruz. Bunu bilmememiz gerektiği isteyen bir sistem var çünkü ayrıştırıldığımız için” dedi.
(Şenal Sarıhan)
‘ETKİN ADIM YOK’
Avukat Şenal Sarıhan ise “Şiddetin artışını Türkiye’deki hem siyasal sorunların hem ekonomik sorunların halk üzerindeki olumsuz etkisiyle bağlantılı olduğunu düşünmek gerekiyor. Ülke huzur içinde değil. Bu huzursuzluk doğal olarak bireylere de yansıyor. Bu konuda doğal olarak yönetenleri yönetime veya iktidara düşen bir görev var, o da ülkedeki genel sorunların çözümü noktasında etkin adımlar atmak” dedi.
Sarıhan sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Yargı mercilerine düşen bir görev var. Mesele sadece yürütmenin bu konuda aktif adım alması değil, aynı zamanda yargının da kesin ve etkin çözümler noktasında suç işleyenlerin cezalandırılması ve bunun da infazının da sağlanması gerek. Ceza infaz edilemiyorsa sokaklar suça eğilimli insanlarla doluyor. Bir cezasızlık olgusu var. Toplumsal alandaki şiddet olgularında şiddet uygulayıcılar ve onların arkasındaki suç örgütlerinin cezalandırılması konusunda etkin adımlar atılamıyor.”
VERİLER ORTAYA KOYDU
Umut Vakfı’nın verilerine göre 2022’de medyaya 3 bin 984 silahlı şiddet olayı yansıdı. Bu silahlı şiddet olaylarında 2 bin 278 kişi öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu verilerine göre ise 2022’de 334 kadın öldürüldü, bu kadınların 182’si ateşli silahlarla yaşamdan koparıldı.
